7 Mart 2018 Çarşamba

J.MERRILL: ELEMAN ARANIYOR: TRUMP, BİN SELMAN’IN ZİYARETİ ÖNCESİ SUUDİ BÜYÜKELÇİLİĞİNİ BOŞ BIRAKIYOR





Jamie Merrill (Siyaset ve güvenlik alanına odaklanan Middle East Eye diplomasi editörü; daha evvel the Independent gazetesi kıdemli muhabiriydi)
Middle East Eye, 28.2.2018

Tercüme: Zahide Tuba Kor

NOT: Lütfen kaynak göstermeden tercümenin bir kısmını veya tamamını kullanmayınız, alıntılamayınız, yayınlamayınız

(…)
Suudi Arabistan, Ortadoğu’da kilit Amerikan müttefikleri Mısır, Katar ve Türkiye’nin de aralarında olduğu, Amerikan büyükelçisi bulunmayan yarım düzineyi aşkın ülkeden biri. Bu da Washington’da, Trump’ın Dışişleri Bakanlığının altını oyduğuna ve Ortadoğu politikasını yürütmek için damadı ve başdanışmanı Jared Kushner’i kullandığına dair endişeleri besliyor.
Trump’ın başkanlık koltuğuna oturmasının üzerinden 400 gün geçmiş olmasına rağmen ABD, Filistin barış sürecinde kilit oyuncu olan Ürdün’e hala daha bir büyükelçi atamayı başaramadı. BAE ve Fas’ta da Amerikan büyükelçileri yok.
Trump, başa geçtiğinden bu yana Ortadoğu’ya çokça ilgi gösterdi, hem ilk ziyaretini Suudi Arabistan’a gerçekleştirerek hem de kesilen İsrail-Filistin barış sürecinin başına damadı Kushner’i getirerek.
Trump, hedefinin Ortadoğu’da “nihai anlaşma”yı başarmak olduğunu söylese de birçok eski Amerikan büyükelçisi ve eski yetkili Middle East Eye’a diyor ki, atamaların yapılamaması “delilik”, hele de ABD’nin kilit müttefiki ve bölgesel gücü Suudi Arabistan bu denli geniş çaplı bir toplumsal ve iktisadi değişimden geçerken…
Suudi Arabistan, şu an kraliyetteki İslamcı militanlarla savaşmak için bir şok terapisine girişmiş durumda ve bin Selman’ın deyimiyle daha “ılımlı bir İslam” kurma çabası çerçevesinde kadınlara daha fazla hak tanıyıp dini polisin yetkisini azaltmakta.
Bu değişim Washington ve Londra tarafından memnuniyetle karşılanırken insan hakları örgütleri kraliyet içinde devam eden ihlallerden endişeli.

Direksiyonda kimse yok
Başkan Obama döneminde ABD’nin İsrail büyükelçiliğini yürüten Daniel Shapiro Middle East Eye’a dedi ki “Bölgedeki neredeyse hiçbir kilit müttefikimizde büyükelçimiz yokken barış planı sunmak, Suriye’deki konuşlanmamızı idare etmek ve İran’a baskıyı artırmak gibi karmaşık diplomatik manevralara kalkışmak çılgınlık.”
Shapiro’ya göre, Beyaz Saray’ın diplomatik adım atmaması, Dışişleri Bakanlığını “felce uğratmaya dönük kasti bir çaba” olabilir (…)
Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, Kushner’in yanısıra ABD’nin BM Büyükelçisi Nikki Haley’nin ve Milli Güvenlik Müsteşarı HR McMaster’ın kendi sahasını ihlallerinden defalarca yakındı ve şöyle dedi: “Dört dışişleri bakanımız olamaz.”
Salı günü güvenlik seviyesi düşürülerek en gizli istihbarata erişim hakkı engellendikten sonra Kushner’in rolünün yerindeliği sorgulanıyor.
Kilit rollerde büyükelçi bulunmamasının nedeni Trump’ın daha koltuğuna oturur oturmaz Demokrat Başkan Obama tarafından atanmış tüm büyükelçileri görevden alması. Büyükelçilere önceden bildirim yapılmadan 20 Ocak 2017 gece yarısı derhal görevlerini bırakma emri verildi.
Büyükelçilerin yokluğunda üst düzey yetkililer elçiliklerin başına geçerler. Ancak bu yetkililer kalıcı atananlardan değildir ve Amerikan kanunları bu tür geçici görevleri en fazla 300 günle sınırlar.

Eleman aranıyor: Büyükelçiler
Ancak Trump başa geçeli 400 günü geçti ve Dışişleri Bakanlığındaki vekâleten görevleri yürüten yetkililer bu yasal 300 günlük süreyi doldurdu.
Carnegie Uluslararası Barış Vakfı araştırmacılarından ve eski Dışişleri Bakanı John Kerry’nin danışmanlarından Perry Cammack’e göre, [Haziran 2017’de patlak veren] Körfez Krizi, Ortadoğu’da Amerikan büyükelçilerinin bulunmamasının bölgeyi vuran kriz dizisinde Washington’ın tepki verme kabiliyetine nasıl ket vurduğunun net bir örneği. “Başkan bir şey söylüyordu, Dışişleri ve Savunma Bakanları ise başka bir şey. Böyle bir durumda büyükelçiler, Amerikan yönetiminin tek ses olmasını sağlayarak bölgedeki boşluğu doldurmaya yardımcı olmak için Körfez’deki meslektaşlarıyla eşgüdüm içinde çalışabilirdi. Ama bu olmadı” dedi.
Cammack, kriz sırasında BAE’li yetkililerin Başkan’ın pozisyonuna meylettiğine, Katarlı yetkililerinse derhal Tillerson’ın pozisyonuna doğru yöneldiğine şahit olduğunu söyledi: “Doğal olarak onların duymak istedikleri şeye atladıklarını gördünüz. Washington’dan karışık mesajlar geldiğinde sahadaki en üst düzey yetkilinin netlik kazandırmasını beklersiniz. Birbirine zıt iki rakip politikanız varsa aslında hiç politikanız yok demektir.”
Woodrow Wilson Merkezi başkan yardımcısı ve eski bir Dışişleri Bakanlığı uzmanı Aaron David Miller, Middle East Eye dedi ki büyükelçi [bulunmaması] trendi “Dışişleri Bakanlığının altının oyulmasının net bir yansıması” ve şöyle devam etti: “Bu durum akut bir kırılganlığa yol açtı ve potansiyel olarak, ev sahibi ülkelerin Amerikan politikası konusunda kafasını karıştırdı… Aslında Dışişleri Bakanlığı sezonu kapandı ve açıkça belirtmek gerekirse dışişleri bakanını umursamayan bir başkan var.”
Geçen hafta konuşan Tillerson ise büyükelçilerin bulunmamasının bölgede Dışişleri Bakanlığının altını oyma planının bir parçası olduğu iddialarını reddetti.
(…)
Amerikan basınına göre 188 devlet ve uluslararası örgüt büyükelçiliğinden 41’i hala boş. (…)
(…)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder