11 Temmuz 2016 Pazartesi

STRATFOR: SUUDİ ARABİSTAN’DA CİHATÇI TEHDİT



SUUDİ ARABİSTAN’DA CİHATÇI TEHDİDİN YENİ AŞAMASI

Stratfor Analizi, 20.5.2016

Tercüme: Zahide Tuba Kor

Tahminler
o       Her ne kadar geçtiğimiz bir yılda İD bağlantılı saldırılar artmış olsa da zorlu hedeflere (hard targets) yönelik saldırılar hala uzak görünüyor.
o       Yemen’de Arap Yarımadası el-Kaidesi (AQAP), Suud öncülüğündeki koalisyonla bir yıllık gayriresmi ateşkesin sona ermesinin ardından Suudi hedeflere yeniden odaklandı.
o       İD savaşçılarının Suriye ve Irak’tan çok daha ileri yeteneklere kavuşarak geri dönmeleriyle birlikte Suudi yetkililer cihatçı tehdidi kontrol altına almakta zorlanabilir.

Analiz
Suudi Arabistan’da cihatçılığın kökleri derinlerde olup Suudi gençler Irak ve Suriye’deki yabancı savaşçıların ikinci büyük insan kaynağını oluşturuyor. 2000’lerin ortalarından itibaren Suudi güvenlik güçleri (…) kraliyetteki cihatçı tehdidi kontrol altına aldı. Ama son bir yılda ülkedeki İD faaliyetleri, tehdidin güvenlik güçlerinin kontrol altına alamayacağı şekilde artabileceği endişelerine yol açıyor.
(…)

Yeni bir nesil
Bu yeni saldırılar, el-Kaide’nin 2000’li yılların başında yabancıları hedef alan ve bomba yüklü büyük araçların kullanıldığı saldırılarından farklılaşıyor. El-Kaide’nin Suud kolu, yabancıların Suudi ekonomisindeki öneminin farkına varmış, onları ülkeden çıkarmak suretiyle ekonomiyi felce uğratmaya çalışmıştı. Bu bağlamda El-Kaide, daha ziyade suikastlar, yabancıların kaldığı lojmanlara silahlı saldırılar ve hatta Cidde’deki Amerikan Konsolosluğuna saldırı düzenlemekteydi. (…)

Önümüzdeki süreçte İD savaşçıları, Irak ve Suriye’deki savaş alanında kazandıkları tecrübelerle geri döndükçe tehdit atmosferi çok daha fazla değişebilir. (…) Çok daha karmaşık ve stratejik saldırılar gerçekleştirebilirler. (…)

El-Kaide’yi unutmayın
Artan İD tehdidinin yanı sıra Suudi Arabistan, bir de Arap Yarımadası el-Kaidesi (AQAP)’nden yeniden yükselen tehditlerle yüzleşiyor. Yemen İç Savaşı’na Suudi öncülüğünde Mart 2015’te başlatılan müdahalenin ardından el-Kaide ve Suud öncülüğündeki koalisyon gayriresmi bir ateşkes yapmıştı: Suudi koalisyonu, cihatçıların Husi güçleriyle ve eski Yemen Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih birlikleriyle savaşta işbirliği yapmaları karşılığında el-Kaide’yi vurmaktan kaçınacaktı. AQAP bu anlaşmadan fazlaca istifade etti ve kaosun yol açtığı fırsatı değerlendirerek kontrolü altına aldığı [Z.T.K. güneyde sahil şehri ve önemli bir liman olan] Mukalla’dan büyük paralar, silahlar ve insan gücü elde etti. Birçok kilit liderini Amerikan hava saldırılarında kaybetmesine rağmen örgüt artık insan gücü ve kaynak bakımından çok daha güçlü bir durumda.

Ancak ateşkes 25 Nisan’da sona erdi. AQAP’ın ağır kayıpları önlemek için geri çekilmesinin ardından koalisyon güçleri Mukalla’ya girdi. İleride grubun koalisyon güçlerine saldırması muhtemel. Dahası, Suudi Arabistan’a terörü ihraç etmek için artan potansiyelinden de yararlanabilir. Suudi vatandaşları AQAP’ın hep önemli bir bileşenini oluşturduğundan örgüt yeni saldırıları için kraliyet içindeki bağlantılarını kullanmaya çalışabilir.


Öte yandan son bir senedir Suudi Arabistan’da cihatçı faaliyetler artsa da Suudi otoritelerin kontrolü kaybedeceklerine dair henüz ortada herhangi bir işaret yok. (…) 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder